İnternette ve sosyal medyada birçok ilan ve sponsorlu içerik ile karşılaşmış olmalısınız. “Ödül mü almak istiyorsunuz?” diye. Şaka değil, gerçekten böyle ilanlar var. Paranıza göre sizi ödül gecesine davet ederler.
Lafı eveleyip gevelemeden söylemek gerekir bazen. Tüm Türkiye'de olduğu gibi şehrimizde de ne yazık ki para karşılığında ödül veya plâket verilir oldu. Şatafatlı organizasyonlarla, lüks otellerde gerçekleştirilen bu sözde ödül gecelerinde hiçbir etik kriterin gözetilmediği, meslek ilkelerine aykırı bir şekilde tamamıyla hesap bakiyenizin durumu ile gelişen şovlardan ibarettir. Derin yırtmaçlı sunucular, giyilmiş takım elbiseler ve rezerve edilmiş masalar maskeli baloyu andırıyor. Maskeli balodan bir farkı var elbet. Çünkü bu bir balo değil. Sadece herkesin maske taktığı bir etkinlik aslında. İster Diyarbakır'da yapılır olsun ister İstanbul'da hepsinin içeriği aynı. Ödeme yapmış ya da ödeme türü barter olan (yani başka bir şekilde çıkar karşılığı olan) sözde iş insanı, sözde sanatçı, şair, yazar ve bilimum şöhret meraklısı ahalinin doluştuğu salonda elbette birkaç bürokrat ve mülki amirler de yer alıyor.
Kimse de demez ki kardeşim sen bu ödülleri hangi kriter ile bana veriyorsun? Seçici kurulunda kimler var? Ben hangi rakip kişileri veya firmaları eledim? Çünkü önemli olan bunlar değil! Tek önemli bir şey var aday kişiler için, o da şatafatlı bir gecede sahnede adının anons edilmesi ve birilerinin ona ödül takdim etmesi. Tabi bir de işi düzenleyen yani organizatör boyutu var. Çünkü onların derdi sizin ne iş yaptığınız veya başarılarınız değildir. Tek amaçları bu organizasyonda ne kadar para kazanacakları ve yapılan şovun emellerine ulaşmasıdır.
Süslü yabancı kelimelerle (Awords bilmem ne...) sizleri dâhil ettikleri, direkt para talep ettikleri, direkt olmayınca dolaylı yoldan masraflar ve telifler diye uydurdukları giderlerin bedelini sizlerden alırlar. Sormak lazım, mademki para karşılığında ödül alıyorsunuz, peki neden aynı ödülü, plâketi daha ucuz maliyete kendiniz bastırmıyorsunuz ve dolabınıza koymuyorsunuz? Neden mi? Çünkü siz de o şatafatı ve yalanı seviyorsunuz. Yalan rüzgârına kapılınca kendinizi gerçekten de ünlü, yetkin ve usta sanıyorsunuz! Oysaki ki bu kriterler, kimin tarafından verildiğinin, ne için verildiğinin, kimlerin arasından seçildiğinizin önemidir ödül! Yoksa basit bir teneke parçası veya cilalanmış bir cam parçasıdır.
Niteliğin düştüğü etkinliklerde veya toplumlarda basitliğin ve adiliğin alkış aldığı bir düzen oluşur. Bu her alanda göstermektedir kendini. Sadece ödül meraklısı şahsiyetlerin ve para avcısı organizatörlerin etkinliklerinde değil, bazen de sözde yarışmalarda görürüz benzer durumları. Adına yarışma derler ama sadece 2 kişinin başvurduğu bir şey yarışma olamaz! Olabilmesi için çok kişinin başvurması gerekir. 2 kişinin başvurduğu bir sözde meslek yarışması ödül gecesinde verilen ödüller çok komik oluyor! İki kişiden birine birincilik diğerine de mansiyon veriliyor. Gülmemek elde değil gerçekten. Eğer ki yeteri miktarda başvuru yapılmamışsa yaptığınız etkinliğin önem atfetmediği görülür. Jürinizin ödül verirken her iki başvurucunun da aslında kriterleri karşılamadığı ancak başka başvuran olmadığı için verdiği ödül de ne yazık ki meslek etiğine aykırıdır. Kaliteyi düşürür ve zedeler!
Mülki amirler ve resmi makamlara verilen ödül ve plâketlerin de az önce saydığım nedenlerden dolayı pek ahlaki olmadığını ve ‘yalakalık’ diye tabir ettiğimiz durumdan ibarettir. Zira mülki amirlere ve resmi makamlara verilen ödüllerin de hiçbir değeri kalmamış olur.
Berbat bir filme ayakta alkış çalmak gibi! Sanat yoksunu bir esere övgüler yağdırmak gibi! Para karşılığında basılmış bir kitabı derste anlatmak gibi! Yani içi boş olanı dolu göstermek gibi!
Gördüğünüz gibi aslında pek bir farkı yok. Şatafatlı gecelerde verilen paralı ödüller ile sözde mesleki ödüller arasında hiçbir etik duruş bulunmuyor.
Ödül veya plâket, adı her ne olursa olsun kişiye veya kuruma veriyorsa bunun ahlaki ve belirli bir etik kriterinden geçmesi gerekir. Aksi durumda sadece komedi şovu olur!
Not: Ne şahsım ne de kurumum Amed Radyo Tv 2018’den beri hiçbir ödül etkinliğine başvurmamıştır, başvurmaz da! Başvuranların da kurumumuz ile ilgisi yoktur.
